Bebeklerde
mide çıkış tıkanıklığı – Pilor stenozu
Pilor stenozu, tam
adıyla 'İnfantil Hipertrofik Pilor Stenozu' bebeklerde hayatın ilk iki
ayında mide çıkış tıkanıklığı ve
safrasız kusmanın en önemli nedenidir. Mide çıkışıyla ince bağırsağın ilk kısmı
olan oniki parmak bağırsak arasında bulunan ve kas kitlesinden oluşan 'pilor'
belirli aralıklarla açılıp kapanarak besinlerin porsiyonlarla mideden ince
bağırsaklara geçişini ayarlar. Bu kas dokusunda
aşırı büyüme (hipertrofi) pilorun açılmasını engeller ve midedeki
besinler ince bağırsağa geçemezler. Bu zaman bebekler beslenmeden hemen sonra
fışkırık tarza kusar ve beslenme ihtiyaçlarını karşılayamazlar. Bu durum
çocuğun susuz kalmasına ve hayati önemli mineralleri kaybetmesine neden olur.
Nedenleri ne?
Pilor
stenozunun tam olarak nasıl geliştiği, bu duruma neyin neden olduğu kesin
olarak bilinmemektedir. Fakat genetik, çevresel faktörlerin ve pilor
dokusundaki hücrelerde olan bazı bozuklukların (sinir hücrelerinin işlev
bozukluğu, reseptör eksikliği vs.) pilor stenozuna neden olduğu
düşünülmektedir.
Genetik olarak neden olan bozukluk
tam olarak ortaya koyulmasa da, erkek çocuklarında kızlara göre 3-4 kat fazla
olması, anne ve babadan birinde veya kardeşlerden birinde bebekikte pilor
stenozu olması, yenidoğan bebekte de bu hastalığın görülme riskini
artırmaktadır. Bunun dışında erken doğum, amme sütü yerine formül mamayla
beslenme, bazı ilaçlara maruz kalma gibi durumlar pilor stenozunun görülme
riskini artırabilir.
Hangi
belirtiler verir?
Pilor stenozu olan bebekler doğumda diğer sağlıklı bebekler
gibi beslenir, kilo alır. Kusmasları da diğer sağlıklı bebekler gibi az
miktarda olur. Fakat 2 – 8. haftalar arasında, özellikle 3 – 5. haftalarda her
beslenme sonrası, giderek artan fışkırır tarzda kusmalar görülmeye başlar. Kusmalar safrasızdır ve kusma sonrası
çocuklar tekrar beslenmek isterler.
Çocuklar iyi beslenemedikleri için
kilo kaybederler, karınları çöküktür, su kaybı nedeniyle ciltleri kurudur. Çok
fazla sıvı ve mineral kaybeden çocuklar halsiz ve düşkündür. Kusma nedeni
olarak reflü hastalığı düşünülse de, yatış pozisyonu ve beslenme şekli fayda
etmez ve kusmalar devam eder
Tanısı nasıl
koyulur?
Tanısı genellikle öykü ve fizik
muayeneye dayanır. Genellikle öyküleri benzerdir. Fizik muayenede karında,
pilora denk gelen yerde genişlemiş pilor 'zeytin – olive' şeklinde elegelir.
Tanının kesinleştirilmesi amaçlı yardımcı görüntüleme yöntemi olarak USG
kullanılır. USG'de pilor duvar kalınlığının 4mm'den kalın (prematürelerde
3,5mm) ve uzunluğunun 16mm'den uzun olması Pilor stenozu tanısı kesinleştirir.
Aynı zamanda kan gazı, kandaki
elektrolitler okntrol edildir. Kusmanın
neden olduğu mineral kaybı yerine konulur. Hasta ameliyata hazırlanır.
Pilor stenosu bazı cerrahi olan ve
olmayan hastalıklarla da karışabilir. Cerrahi olarak mide çıkışında ve
onikiparmak bağırsakta webler, pilor atrezisi, duplikasyon kistleri benzer
semptomlara nedne olsa da çok daha nadir görülür ve ek tetkilerle tanı
konulabilir. Cerrahi olmayan hastalıklardan reflü hastalığı, gastritler, kafa
içi basıncın artmasına neden olan patolojiler, metabolik hatalıklar da benzer
şeklide kusmaya neden olabilir. Bu nedenle de ayrıntılı öykü ve muayene önem
arzetmektedir.
Tedavisi nedir?
Pilor
stenozunun tedavisi cerrahi olarak kalınlaşmış pilor kas tabakasının açılması
ve mideden geçişin sağlanmasıdır (Ramstedt piloromyotomisi). Ameliyat 2 –
3cm'lik küçük kesiden açık olarak veya kapalı (laparoskopik) olarak
uygulanabilir. Fakat pilor stenozu tedavisinde laparoskopik yöntemin açık yönteme
karşı üstünlüğü ortaya koyulmamıştır.
Ameliyat
sonrası dönem
Ameliyat sonrası aynı gün bebekler
az – az beslenmeye başlar ve miktar giderek artırılır. Genellikle 2 – 3 gün
içinde tam beslenmeye geçilir ve bebek taburcu edilir. Bazı durumlarda ameliyat
sonrası bir süre daha kusmalar devam deebilir ve zamanla normale döner.
Op.
Dr. Anar GURBANOV